Kemal Kılıçdaroğlu: Bir Siyasi Çöküşün Hikayesi
Kemal Kılıçdaroğlu için bir Vikipedia maddesi yazsam şu cümleyle başlarım: “CHP’nin cumhurbaşkanlığını kaybettikten ve kaybettirdikten sonra, partisinin kurultayını da kaybedip siyasetten silinen genel başkanı…” Ancak dün Fatih Altaylı için yazdığı veya yazdırdığı mektuptan itibaren bu tanımın eksik kaldığını düşünüyorum. Öyle bir mektup ki… Zarfının üzerinde Fatih Altaylı adı yazıyor ama adres başka… Ancak besbelli ki, yakın bir zamanda bu mektubun benzerleri gerçek adresine de gönderilecek. Öyleyse, CHP tarihine bir “yenilgiyi sindirememe vesikası” olarak geçecek bu “X” paylaşımının asıl amacını görmenin ve adını koymanın zamanı geldi.
Kemal Bey’in Trol Cephesi Açışı
Bir kere şunu kaydedelim: Bu bir cevap veya açıklama değil; tam tersine, bir siyasetçinin “X’te” tam yerini bulmuş, “trol” saldırısıdır. Demek ki Kemal Bey artık “CHP içinde sonuna kadar gidecek bir trol cephesi” açma kararını almış. Bu yeni mücadelenin üslubunu da şu troller aleminden özenle seçilmiş kelimeler bütünüyle anlatıyor: “Merkep”, “yalaka”, “satılık”, “köle”, “kepaze”. Yani bu, açıkça CHP içinde açılan yıkıcı “trol cephesinin” ilk manifestosudur.
Mesajın Asıl Adresi
Mektubun amacını ve asıl adresini de şu cümleyle açıkça ortaya koyuyor: “Ben ‘bu partiyi’, senin gibi elinde viski kadehleriyle ‘partime’ yön verenlerin elinden kurtardım.” Ve iki üç paragraf arkasından gelen şu ikinci cümle: “Bu memleketi ve partimi sizlerden kurtarıncaya kadar buradayım…” Buradaki Erdoğanvari bakışa dikkat: İki kere üst üste “benim partim” diyor. Yani sol bir jargona gerçek ruhunu veren “bizim partimiz” yok olmuş. Son yerel seçimde halkın yüzde 35’inin oy verdiği kitlelerin CHP’si, Kemal Bey’in partisi haline gelmiştir.
Adını Koyma Zamanı
Cumhurbaşkanlığı seçimini kaybeden Bay Kemal, kurultayı kaybeden Kılıçdaroğlu, şimdi “partisini” yeniden ele geçirmek için bayrağı açıyor. Fatih Altaylı’ya hakaret ediyor ama demode bir köşe yazarının daktilosundan damlayan kelimelerin hepsi, kendi kafasından uydurduğu ihanet değirmenlerine mermi gibi yağıyor. Öyleyse artık adını açıkça koyalım. Bu “X” açıklaması, Kemal Kılıçdaroğlu’nun CHP içinde “seçim kazanan yeni yönetimi devirip”, yine “kendinin partisi” haline getirme savaşının ilk taarruzudur.
Özgür, Ekrem ve Mansur’a Karşı İlk Taarruz
Önceki günden itibaren savaş başladı. Asıl hedef Fatih Altaylı değil; Özgür Özel, Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş üçlüsüdür. Yani, onun milletin yarısında yok ettiği umudu, bu ülkeye ait olma duygusunu yeniden kazandıran “yeni CHP’nin halka umut veren yeni kadrosudur.
Sosyal Medyada Parti İçi Seçim Videosu
Nitekim Altaylı için bu zehir zemberek açıklamayı yaptığı günlerde sosyal medyada bir de videosunu paylaşmaya başladı. O videonun yapısı, kurgusu ve havası, CHP’yi yeniden ele geçirmek için yola çıkmış yaşlı bir ihtirasın seçim beyannamesinden başka bir şey değildir. Kılıçdaroğlu, 28 Mayıs akşamı bu ülkeyi tarihinin en büyük, en ızdıraplı, en hak etmediği düşkırıklığına soktuktan sonra, şimdi “Yeniden iktidar olma” umudunu bölmek ve yıkmak için yola çıkmıştır.
Hedef: CHP’yi Bölmek
Onun “Altı partiyle” başaramadığı zafere, CHP olarak tek başına talip olanlara zarar vermektir. Büyükşehirlerde doğan ve bugün yüzde 35’lere yükselen bu yeni CHP ruhunu öldürmektir. Kurultay’da kaybettiği, CHP şatosundaki odasına ve makamına yeniden kavuşmaktır. Kavuşamasa bile, o makamı yeni kuşağın başarılı yöneticilerine dar etmektir. Başlattığı mücadelenin tek ama tek hedefi vardır: CHP’yi bölmek ve iktidar yolunu bir kere daha kapatmak.
İhtirasın Özeti
Bu “X” açıklamasını özetleyen gizli cümle ise şudur: “Ben Cumhurbaşkanı olamadım, başka bir CHP’liyi de yaptırmam…” Belli ki içindeki ıstırap, 14 ve 28 Mayıs seçimlerini kaybetmek değil; 28 Mayıs gecesi bu halkta yarattığı umutsuzluk, düş kırıklığı, yaşattığı acı, ülkenin kaderi zerre kadar umurunda değil. Ömrünün geri kalan kısmı artık yaşlı ve iflah olmaz bir ihtirasın esiri olmuştur.
Sonuç: 10’uncu Kaybetme Hakkı Yok
Benim partim dediği partinin başında olduğu 13 yılda; 2 halk oylaması, 3 genel seçim, 2 yerel seçim ve 2 Cumhurbaşkanlığı seçimini kaybettiğini unutmuş. O gittikten sonra, daha ilk seçimde CHP tarihinin en büyük zaferlerinden birini kazandırmış “yeni insanları” devirmeye karar vermiş. Ama size kötü, çok kötü bir haberim var Kemal Bey… Ne bu millet, ne de CHP artık size 10’uncu defa umutlarını yıkma şansını vermeyecek. Verme yeceeeeek…